Bu kritik dönemde bile durumunuzdan faydalanmak isteyen kötü niyetli insanlar maalesef varlıklarını koruyorlar.
İşletme sahibi veya yalnızca çevrimiçi ortamda korunmak isteyen bir kişi olmanızdan bağımsız olarak, muhtemel korsanlar ve dolandırıcılar hakkında bilgi sahibi olmak ve yükselmekte olan koronavirüs korsanlığı dalgasına karşı koruma sağlamak çok önemlidir.
Şu anki bilinen Koronavirüs dolandırıcılıklarından bazılarını inceleyeceğiz ve bu kriz anında korsanları nasıl önleyeceğinizi, kendinizi nasıl koruyacağınızı göstereceğiz.
Sahte salgın haritası web siteleri - hassas verilerinizi çalma girişimleri
Saldırganlar bu web sitelerinin bazılarını, toplam vaka sayısını, ülkelerdeki ve bölgelerdeki ölümleri ve iyileşen hasta sayısını içeren resmi salgın haritalarıyla benzer görünümde tasarlıyorlar. Bununla birlikte, bu sahte web siteleri teorik olarak haber web siteleri dahil olmak üzere tüm biçimlerde sunulabiliyor.
Güvenilir görünen ancak nihai amacı zarar vermek olan web siteleri oluşturarak insanları sahte bir güvenlik algısıyla kandırmak, korsanların birçok kötü amaçlı eyleminden yalnızca biri.
Bu web siteleri ilk bakışta profesyonel görünümlü ve şık tasarımlı olabilir. Hatta ilgili URL'ler bulundurabilir, güvenilir ve ilgili görünen içerikler sunabilir ve yetkili görünmelerini sağlayan anlık veriler sağlayabilirler.
Bununla birlikte, bir sahte Koronavirüs web sitesine eriştiğinizde bu site sizi, güncel haberlere ulaşabileceğiniz bir uygulama veya pano olduğu öne sürülen bir uygulamayı indirmeye zorlayabilir. Aslında tüm bunlar oyunun görünen kısmıdır. Sahnenin arkasında, korsanlar bu uygulamaları kullanarak siz farkında olmadan bilgisayarınızdaki hassas bilgileri çalmaya çalışırlar.
Bu dolandırıcılık nasıl gerçekleşir?
justive.gov adresinde hizmet sunan ABD Savcılık Makamı'na göre, indirildiğinde kullanıcıların cihazlarını ve kişisel bilgilerini ele geçiren benzer bir mobil uygulama dolandırıcılık türüne de rastlanmıştır.
Kendimi sahte salgın haritası ve web sitesi dolandırıcılıklarından nasıl korurum?
Ziyaret ettiğiniz web sitesinin yasal olup olmadığını sadece görünümüne bakarak anlamak mümkün olmayabilir ve bu nedenle çok daha dikkatli davranmak gerekir.
Kendinizi bu tür saldırılardan korumanın en iyi yolu internette gezinirken tedbirli davranmaktır. Güvenilirliğinden kesin olarak emin olmadığınız hiçbir şeyi bilgisayarınıza indirmeyin veya yüklemeyin.
Uygulama indirirken yalnızca Apple App Store ve Google Play gibi onaylı mağazaları kullanın. Ödeme bilgileri veya konum verileri gibi hassas bilgileri paylaşmanızı isteyen uygulamalara karşı çok daha tedbirli olun.
Bilgisayarınıza, tüm indirmeleri inceleyip güvenlik ve güvenilirlik denetiminden geçemeyen yüklemeleri engelleyen kapsamlı bir antivirüs yazılımı yüklemek güvenliğinizi artırmanıza yardımcı olur.
Ek görünümünde gizlenen kötü amaçlı yazılımların olduğu koronavirüs kimlik avı e-postaları
Birleşik Krallık Ulusal Siber Güvenlik Merkezi (NCSC), kendilerini yasal kuruluşlar gibi gösteren dolandırıcılardan gelen birçok kimlik avı saldırısı bulunduğunun altını çizdi.
Kuruluş, sahte e-postaların önemli güncellemeler gibi görünen ve tıklandığında kullanıcıları, cihazlara virüsler, kötü amaçlı yazılımlar ve casus yazılımlar bulaştırmaya çalışan web sitelerine yönlendiren bağlantılar içerebileceğini belirtiyor.
NCSC ayrıca kullanıcılara gönderilen kimlik avı e- postalarının, Word belgeleri gibi virüslü ekler içerebileceğini vurguluyor. Bu kimlik avı e-postalarına Birleşik Krallık, ABD ve Japonya'dan, İtalya ve Endonezya'ya kadar her yerde rastlanıyor.
NCSC bunun yanı sıra, gemicilik, nakliye ve perakende satış gibi özel sektörlere odaklanan ve kurbanlarını sahte bir güvenlik hissiyle aldatan, son derece hedef odaklı girişimler bulunduğunu belirtiyor.
Saldırganların kendilerini Ulusal Sağlık Merkezi, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) ve Dünya Sağlık Örgütü dahil olmak üzere farklı resmi kuruluşlar gibi gösterdikleri birçok sahte ve hedefe yönelik Koronavirüs kimlik avı e-posta saldırısının mevcut olduğunun altı çiziliyor.
Bir örnekte, kimlik hırsızları COVID-19 salgınıyla mücadeleye destek olmak için bitcoin bağışı talebinde bulunuyorlar. Bir diğerinde, alıcılara Koronavirüsün hayatlarına etkilerinin bir "tazminatı" olarak milyonlarca dolar ödemeyi teklif ediyorlar. Bir başka saldırıda, kullanıcıyı oturum açma bilgilerini çalan bir web postası kimlik avına yönlendiren sahte bir bağlantı kullanılıyor.
Son olarak, ABD Savcılık Makamı iki farklı kimlik avı dolandırıcılığı türü belirlendiğini duyurdu. Bunlardan birincisinde, alıcı COVID-19'un önlenmesine, teşhis edilmesine veya iyileştirilmesine yardımcı olacak ekipmanlar üzerinde çalışan halka açık şirketlere para yatıracağı bir yatırım fırsatına davet ediliyor. Diğer dolandırıcılık türünde ise gönderenler, alıcının bir arkadaşının veya aile üyesinin kısa süre önce tedavi gördüğü bir hastane için çalıştıklarını öne sürerek tedavi masraflarının kalan kısmının ödenmesini talep ediyorlar.
Bu dolandırıcılık nasıl gerçekleşir?
Dolandırıcılar, Dünya Sağlık Örgütü'nden (DSÖ) yerel sağlık kuruluşlarına kadar birçok yetkili kaynağı taklit etmeyi deniyor.
Birçok farklı yaklaşım biçimi kullanabiliyorlar. Bazıları antivirüs ekipmanı sattığını öne sürüyor. Bazıları ise parola bilgilerini istiyor ve sahte aşıların geliştirilmesine yardımcı olmak için bitcoin bağışı bile talep ediyorlar. Bazıları parayı doğrudan isterken, bazıları sahte veya virüs içeren bir bağlantı gönderiyor. Bazıları ise e-postalarına virüs içeren ekler yerleştiriyorlar.
Kullanıcıları virüs içeren bağlantıya yönlendirdiklerinde veya bir eki indirmeye ikna ettiklerinde, finansal bilgileri çalmak ya da bilgisayar sistemini kilitleyerek fidye istemek için Lokibot bilgi çalma yazılımı, Remcos RAT ve Emotet bankacılık trojanı gibi kötü amaçlı yazılımları kullanabiliyorlar.
Kendimi koronavirüs kimlik avı ve e-posta dolandırıcılıklarından nasıl korurum?
Bu saldırılar birçok farklı şekilde gerçekleşebildiğinden, tanımadığınız kişilerden veya resmi bir kuruluş olarak görünse bile abone olmadığınız kuruluşlardan gelen tüm e-postalara karşı dikkatli olmalısınız.
Bir e-postayı açarken, gönderildiği e-posta adresini kontrol edin. Bazı durumlarda, gelen kutunuzdaki isim "Dünya Sağlık Örgütü" gibi resmi bir kuruluşu temsil ediyor gibi görünse de gönderenin e-posta adresi güvenilir görünmeyebilir. Örneğin Gmail, AOL veya Yahoo gibi sık kullanılan bir e-posta sağlayıcısından gönderilmiş bir e-posta (ör. "worldhealthorganization@gmail.com") çok yüksek ihtimalle sahte bir hesaptan gönderilmiştir.
E-postada bir bağlantı gönderilmişse tıklamadan önce kaynağını doğrulayın. Web sitesi ziyaret etmeyi düşünmediğiniz bir web sitesi ise bağlantıya tıklamayın. Ayrıca, Güvenli Köprü Metni Aktarım Protokolüne sahip olmayan, başka bir deyişle URL adresinden önce http:// yerine https:// bulunmayan web sitelerine karşı çok daha tedbirli davranın.
Son olarak, gerçek veya güvenilir olduğundan emin olmadığınız hiçbir eki indirmeyin. Bazı e-posta sunucuları, ekin düşündüğünüz gibi olup olmadığını anlamanıza yardımcı olacak şekilde eki indirmeden önizlemenize olanak sağlar.
Ayrıca .exe dosyaları gibi uygulama görünümüne sahip olan hiçbir eki indirmeyin. Bunlar virüs, kötü amaçlı yazılım veya casus yazılım dosyaları olabilir.
Daha fazla güvenlik için korsanlığı önleme ve bir kötü amaçlı yazılım krizinin önüne geçme amacıyla e-posta eklerini açmadan önce incelemenize yardımcı olan kapsamlı bir antivirüs yazılımı ekstra güvence sağlayabilir.
"Temel" koronavirüs ürünleri satan sahte çevrimiçi mağazalar ve hizmetler
İnternet genelinde, çevrimiçi dolandırıcılar endişeli müşterilerin daha sonra sahte olduğunu veya mevcut olmadığını anlayacakları ürünleri satın almalarını sağlamak için Koronavirüs krizinden faydalanmaya çalışıyor.
Bu dolandırıcıların, endişeli kullanıcılara sosyal medya yoluyla veya bazen doğrudan e-posta ile yaklaşmaya çalıştıkları biliniyor. Dolandırıcıların büyük bölümü el sabunu, el dezenfektanı ve yüz maskeleri gibi rağbet gören ürünleri sattıklarını öne sürüyor. Bununla birlikte, buna inanıp söz konusu ürünleri satın alan çoğu kullanıcı ürünlerin çok düşük kalitede olduğunu fark ediyor veya ürünler hiçbir zaman ellerine geçmiyor.
ABD'de, Koronavirüs testleri sattıklarını iddia eden dolandırıcılar bulunduğu belirtiliyor. Bu dolandırıcılar kendilerini Sağlık Çalışanı ve Sağlık Şirketi temsilcisi olarak tanıtıyor ve kredi kartınızla nakliye bedelini karşılamanız koşuluyla size sözde ücretsiz COVID-19 testleri göndereceklerini iddia ediyorlar. Korkunun da etkisiyle birçok ABD vatandaşı bu dolandırıcılığa aldanmış durumda. Bu dolandırıcılığa (ve Covid-19 salgınından avantaj sağlamaya çalışan benzer dolandırıcılıklara) karşı FBI, aşağıdaki beyanı yayınladı:
"Devlet tarafından gönderilen ekonomik destek çekini almanız için kişisel bilgilerinizi doğrulamanızı isteyen kimlik avı e-postalarına karşı dikkatli olun. Ekonomik destek çeki söylemlerinin haberlerde yer almasına karşın, devlet kuruluşları paranızı göndermek için gizli bilgilerinizi ele geçirmeye yönelik istenmeyen e-postalar göndermiyorlar. Kimlik avı e-postaları aynı zamanda vakıflara bağışta bulunma, genel finansal destek, havayolu geri ödemeleri ve sahte tedavi ve aşılarla ilgili olabilir"
Bu dolandırıcılık nasıl gerçekleşir?
Bazı dolandırıcılar kendilerini çevrimiçi mağazalar olarak tanıtırken, bazıları alışveriş yapanları e-posta yoluyla dolandırmayı hedefliyor. Bazıları ise ürünlerini Facebook gibi ortamlarda sosyal medya reklamlarını kullanarak satmayı deniyorlar.
Dolandırıcıların ilgilerini el dezenfektanı, yüz maskeleri ve tek kullanımlık eldivenler gibi sokak mağazalarında ve çevrimiçi mağazalarda zor bulunan tıbbi ürünlere yoğunlaştırdıklarını görüyoruz.
Alışveriş yapan kişileri indirimli teklifler veya sınırlı stok gibi vaatlerle kandırmaya çalışıyorlar. Ayrıca şu anda diğer mağazaların ulaşamadığı stoklara sadece kendilerinin erişebildiklerini iddia ediyorlar.
Dolandırıcılar, stok yapmanın gerekli olduğunu öne sürerek alışveriş yapan kişileri büyük satın almalara ikna etmeye çalışıyorlar. Ayrıca alışveriş yapan kişilere az bulunan veya hızla tükenen ürünleri sattıklarını hissettirerek güvensizlik duygusundan faydalanmaya çalışıyorlar.
Bununla birlikte, ödeme tamamlandığında ürünler satın alan kişiye ulaşmıyor veya binlerce kişinin Koronavirüsle ilgili satış dolandırıcılıklarının kurbanı olduğu Asya'daki gibi çok daha düşük kalitede ya da başlangıçta vaat edilenden tamamen farklı bir ürün geliyor.
Burada ve birçok diğer durumda, satış işlemi tamamlandıktan sonra satıcı genellikle ortadan kayboluyor, kendisiyle iletişim kurmak mümkün olmuyor ve izini sürmek zorlaşıyor.
Kendimi koronavirüs "mağazaları" ve satıcı dolandırıcılıklarından nasıl korurum?
Yalnızca bildiğiniz ve güvendiğiniz satıcıların ürünlerini satın alarak başlayın. Tanımadığınız bir satıcı size doğrudan yaklaşıyorsa veya daha önce hiç görmediğiniz bir çevrimiçi mağaza keşfettiyseniz çok dikkatli davranın ve satıcının kimliğini doğrulamak için daha ayrıntılı arama gerçekleştirin. Aldığınız ürünün orijinal olduğundan kesinlikle emin olana kadar büyük satın almalar gerçekleştirmeyin.
Web sitesinden alışveriş yapıyorsanız sitenin güvenlik sertifikası bulunup bulunmadığını kontrol edin. Bunu belirlemenin en kolay yolu, URL adreslerinde HTTPS uzantısı (normal HTTP uzantısı yerine) olup olmadığına bakmaktır.
En önemlisi, tanımadığınız veya güvenmediğiniz bir kişiye çevrimiçi parolalarınızı veya banka bilgilerinizi vermeyin. Satıcının güvenilirliğinden emin olmak istiyorsanız satıcıdan bir adres, şirket merkezi veya şirket tescil numarası (CRN) ve ekipten bir kişiyle konuşmak üzere bir telefon numarası vermesini isteyin.
Bir dolandırıcılığın kurbanı olduğunuzu düşünüyorsanız hemen bankanızla iletişime geçin. Bankanız size bu konuda yardımcı olabilir. Ayrıca, işlem sırasında ele geçirilmiş olabileceğini düşündüğünüz tüm parolaları değiştirdiğinizden emin olun.
Korsanlar, personeli evde çalışan kuruluşları hedef alıyor
Koronavirüs korsanlıklarından ve dolandırıcılıklarından yalnızca bireyler zarar görmüyor. Hastaneler, üniversiteler ve araştırma tesisleri gibi önemli sağlık kuruluşları da koronavirüs güvenlik ihlallerinin tehdidi altında.
Bu yılın ilk dönemlerinde Çekya'da bulunan Brno Üniversite Hastanesi operasyonlarının bozulmasına ve ameliyatların ertelenmesine neden olan bir fidye yazılımı dolandırıcılığının kurbanı oldu. Bu hastane zarar gören tek kuruluş değil. Bu dönemde, büyük şirketler de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki kuruluşlar veri ihlallerinin kurbanı oldu.
Örneğin, Samsung Electronics Co. şirketinin Koronavirüs salgını sırasında veri ihlalinden zarar gördüğü düşünülüyor. Bununla birlikte, ihlalin kapsamı ve tam olarak kimlerin veya nelerin ihlalden zarar gördüğü hala bir tartışma konusu. Raporlar, veri ihlalinin bazı Samsung kullanıcıları tarafından alınan gizemli bir "anlık ileti" kaynaklı olabileceğini belirtiyor. Samsung, bildirimlerin bu olası ihlalle ilişkili olmadığını ve durumdan "az sayıda kişinin" etkilendiğini iddia ediyor.
Bu dolandırıcılık nasıl gerçekleşir?
Korsanlar, kimlik hırsızları ve dolandırıcılar genellikle bireysel olarak çalışanları hedefliyorlar ve bu kişilerin bilgisayarlarına virüs bulaştırmak için virüs içeren e-postalardan web bağlantılarına kadar her yolu deniyorlar. Başarılı olduklarında, sunucuya erişim olanağı kazanarak kötü amaçlı yazılım, casus yazılım ve virüslerini tüm şirkete yayabiliyorlar.
Beni ve/veya şirketimi hedef alan koronavirüs korsanlarından nasıl korunurum?
Çalışanlarınız evden çalışırken, internet güvenliğinin önemini hatırlatmak ve tanımadıkları veya güvenmedikleri kişilerden gelen e-postaları açmamalarını, ekleri indirmemelerini ya da e-postalardaki bağlantılara tıklamamalarını önermek çok önemlidir.
Çalışanların dikkatinin bu dönemde dağınık olması ihtimali, korsanların onlara en beklenmedik anda saldırmasını kolaylaştırır. Günlük internet kullanımının artması herkes için riskin artmasına neden oluyor.
Operasyonların bu kritik dönemde zarar görmemesini sağlamak için sizi ve tüm kuruluşunuzu koruyacak kapsamlı bir antivirüs yazılımına yatırım yapmak için en doğru zamandayız.
Küresel yetkililer Koronavirüs dolandırıcıları, korsanları ve kimlik hırsızlarıyla savaşmak için neler yapıyorlar?
Koronavirüs dünya genelinde neredeyse tüm ülkelere yayılmış durumda ve mevcut koşullardan faydalanmayı deneyen suçlularla savaşmak tüm ülke devletlerinin paylaşması gereken bir sorumluluk.
Yeni Koronavirüs dolandırıcılıkları dikkatlerini çektiğinden bu yana, Interpol proaktif şekilde beyanlar yayınlıyor.
Raporlarında dünyanın çeşitli bölgelerinde karşılaşılan durumlara yer veriyorlar. Kuruluş ayrıca bazı durumlarda müşterilerin yüzbinlerde dolara ulaşan dolandırıcılıklara maruz kaldığını ve suçların uluslararası sınırları aşmaya başladığını belirtiyor. Bu, yerel dolandırıcılıkların olduğu kadar yabancı ülke kaynaklı dolandırıcılıkların da hedefi olabileceğiniz anlamına geliyor.
Interpol aşağıdaki önerilerde bulunuyor:
- Size herhangi bir şey satmak için teklifte bulunan şirketleri/bireyleri bağımsız olarak doğrulayın.
- Sahte web siteleri hakkında bilgi sahibi olun ve dolandırıcıların örneğin abc.com yerine abc.org gibi benzer URL adreslerini sıklıkla kullandıklarını unutmayın.
- Bir satın alma gerçekleştirmeden önce şirket hakkındaki çevrimiçi yorumları okuyun. Birçok kişi ürünlerini alamadığını belirtiyorsa dolandırıcılık olasılığı yüksektir.
- Başka ülkelerdeki banka hesaplarına ödeme yapma konusunda temkinli davranın.
- Bir dolandırıcılığın kurbanı olduğunuzu düşünüyorsanız hemen bankanıza haber verin ve mümkün olduğunca fazla işlem bilgisi edinmeye çalışın.
- Almayı beklemediğiniz e-postalardaki ekleri açmayın veya bağlantılara tıklamayın.
- Tıbbi ekipman satmaya çalışan veya tıbbi kontroller için kişisel bilgilerinizin talep edildiği istenmeyen e-postalara temkinli yaklaşın: Yasal sağlık kuruluşları genellikle böyle davranmazlar.
Interpol, şimdiye kadar Asya ve Avrupa'da COVID-19 ile ilgili en az 30 dolandırıcılık vakasında yardım sağladıklarını ve 194 üye ülkenin tamamını bu yeni dolandırıcılık türüne karşı uyaran bir Mor Bülten yayınladıklarını belirtiyor.
Koronavirüs dolandırıcıları, korsanları ve kimlik hırsızlarıyla savaşmak için ulusal yetkililer neler yapıyor?
Tüm dünya Koronavirüsün etkisi altındayken, her bir ülkenin bu krizin ortasında korsanlık, dolandırıcılık ve kimlik avı etkinliklerini engellemek için çaba gösterdiğini söylemek mümkün değildir.
Bununla birlikte, en azından ABD'de Federal Ticaret Komisyonu (FTC) müşterilerine öneriler sunmak için bir adım attı.
Komisyon şunları öneriyor:
- Robot çağrıları yanıtlamayın. Komisyon, dolandırıcıların genellikle önceden kaydedilmiş mesajlar kullanarak insanları Koronavirüs tedavilerine veya evde çalışma şemalarına ikna etmeye çalıştıklarını belirtiyor.
- Aşı ve evde test kiti ile ilgili çevrimiçi teklifleri yok sayın. Bunlar yalnızca FDA tarafından yönetilmektedir. Şimdiye kadar onaylanan böyle bir kit mevcut değildir.
- Tüm bilgilerin doğruluğunu kontrol edin. Geçerliliğini doğrulayamadığınız bilgilere dayanarak harekete geçmeyin veya bilgi sağlamayın.
- Çevrimiçi satıcıları araştırın. Söyledikleri kişi olduklarından emin olun.
- Devletin mali destek sağladığını belirten mesajları ve e-postaları yok sayın. Devlet yardım paketine ilişkin tüm bilgiler bir resmi kanal aracılığıyla iletilecektir.
- Şüpheli bağlantılara tıklamayın veya ekleri indirmeyin.
- Resmi kaynaklar tarafından gönderildiği öne sürülen e-postalara temkinli yaklaşın. Dolandırıcılar kendilerini Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) gibi bir resmi kuruluş olarak tanıtabilir. Özel uzmanlar olduklarını iddia edebilirler.
- Bağışta bulunmak için aceleci davranmayın. Para isteyen kişi veya kuruluşun dürüst ve ihtiyaç sahibi olduğundan kesinlikle emin olana kadar bekleyin.
FTC ayrıca dolandırıcıların çaylar, bitkisel yağlar veya koloidal gümüş gibi onaylı olmayan veya yasal olmayan markalara ait ürünleri Koronavirüs tedavisi olarak pazarladığı konusunda uyarıyor. Satıcıların sosyal medya reklamları yoluyla ulaştırmaya çalıştığı bu tip tedavilere karşı tedbirli olun: Bu metnin yayınlandığı tarihte, Koronavirüs için onaylı bir ilaç veya tedavi bulunmamaktadır ve tedavi ya da ilaca sahip olduğunu iddia eden kişiler mevcut durumdan avantaj sağlamaya çalışmaktadır.
Devam eden bu durum sırasında Kaspersky ne öneriyor?
Kaspersky'de, herkesin çevrimiçi güvenliğini sağlamak için kararlı şekilde çalışıyoruz.
Kötü amaçlı yazılım uzmanımız Anton Ivanov konuyla ilgili şunları söylüyor:
"Medyada son zamanlarda çok tartışılan koronavirüs konusu siber suçlular tarafından yem olarak kullanılmaktadır. Şimdiye kadar yalnızca biz on dosya belirledik ancak bu etkinlik türlerinin popüler medya başlıkları arasında olmayı sürdürmesiyle bu rakamın artmasını bekliyoruz. İnsanların sağlık konusundaki endişeleri devam ettiği sürece, insanları koronavirüs hakkında eğittiğini iddia eden sahte belgeler gün geçtikçe daha fazla kötü amaçlı yazılımın yayılmasına neden olacaktır."
Kaspersky'nin koronavirüs salgını sırasında çevrimiçi güvenliğinizi korumaya yönelik önerileri
- Özel Covid-19 içeriği sunduğunu iddia eden şüpheli e-postaları açmayın veya şüpheli bağlantılara tıklamayın.
- İndirilen dosyaların dosya uzantılarını kontrol edin. Belgeler ve video dosyaları .EXE dosya biçimini kullanmaz.
- Bilinmeyen veya güvenilir olmayan kaynaklar tarafından sağlanan ürünleri satın almayın. Size doğrudan yaklaşan ve tanımadığınız kişilerin sunduğu ürünleri satın almayın.
- Yalnızca resmi, güvenilir kaynaklardan bilgi alın.
- Tüm cihazlarınızda güvenilir antivirüs ve internet güvenliği ürünlerinin bulunduğundan emin olarak kendinizi koruyun.
İlgili makaleler:
Başlıca 6 Çevrimiçi Dolandırıcılık: Kurban Olmamak için Yapabilecekleriniz
Spam ve Kimlik Avı Dolandırıcılığı Nedir? - Tanım
Akıllı telefonunuzun koronavirüsten etkilenmemesini nasıl sağlarsınız?
