Kredi kartınızı küçük çocuklardan nasıl korursunuz?
Küçük çocuklar paralarını oyunlarda, uygulamalarda ve hatta YouTube’da nasıl harcar ve cüzdanınızı bu harcamalardan nasıl korursunuz?
24 haberler
Küçük çocuklar paralarını oyunlarda, uygulamalarda ve hatta YouTube’da nasıl harcar ve cüzdanınızı bu harcamalardan nasıl korursunuz?
Akıllı telefonların üzerinde her zaman bakteriler bulunur, ancak COVID-19 dahil olmak üzere virüsler de telefonunuzun üzerinde yaşayabilir. Akıllı telefonunuzu nasıl doğru şekilde dezenfekte edeceğinizi anlatacağız.
Telefonumda antivirüse gerek var mı? Yaklaşık beş yıl önce sorulsaydı cevabı değişebilirdi ancak kötü amaçlı mobil yazılımların sayısında son yıllarda müthiş bir artış görülmesiyle birlikte, bu sorunun artık kesin bir cevabı var: Evet, Android telefonlarda antivirüs kullanmak şart
Mobil tehditler çalışmamızın dördüncü bölümünde kötü amaçlı yazılımların en karmaşık ve tehlikeli olanlarını, truva atlarını inceleyeceğiz.
Android çeşitlerinin sayısı muhtemelen binli sayılara ulaşmış durumda. Bunun sebebi, her uygulama sağlayıcısının sistemi kendi ihtiyaçlarına göre değiştirmesi. Fakat ne yazık ki bu değişiklikler her zaman daha iyiye doğru olmuyor.
Geçenlerde çalınmış bir iPhone ve iki faktörlü bildiriminin önemi hakkında bir yazı okurken, utanç verici bir şey fark ettim. 2FA seçeneğini bankalardan tutun da Google’a kadar her şey için memnuniyetle aktif hale getiriyordum, böyle bir seçenek sunulduğunda mutlaka değerlendiriyordum.
Akıllı telefonunuzu öğlen yemeğinde yanınıza alıyor musunuz? Peki ya duş alırken? Her zaman çevrimiçi olmaya gerçekten ne kadar bağımlısınız? Bu testi çözün ve öğrenin.
“İnternet bağımlılarının” sayısı her yıl artıyor. Akıllı telefonlarımızı kullanarak haberleri okuyabilir, arkadaşlarımızla iletişim kurabilir, fotoğraflara ya da videolara göz atabiliriz. Ayrıca birçok insan, telefonlarında önemli verileri depolayabilir ve mobil cihazları aracılığıyla sosyal medyaya ve internet bankacılığına erişim sağlayabilir.
Yankesiciler, cep telefonlarının ortaya çıktığı günden bu yana, bu cihazları hedef almaya başladı. Yeni modeller ucuz olmadığı için ikinci el satışları oldukça kazançlı bir seçenek haline geldi. Ne yazık ki, hırsızlar bugünün akıllı telefon hakimiyetindeki dünyasında büyümeye devam ediyor. Çoğu akıllı cihazın fiyatı oldukça yüksek fakat bazen bu cihazların içinde bulunan veriler cihazdan bile değerli olabiliyor.
Son yıllarda, telefonlarımız siber suçluların dikkatini gün geçtikçe daha çok çekiyor. Sonuçta, akılı telefonlarımızdan hiç ayrılamıyoruz; kişisel belge ve fotoğraflarımızı saklarken, iletişim kurarken ve resim çekerken en çok onları kullanıyoruz. Bu cihazlarla birlikte bilet veya cüzdan taşımamıza bile gerek kalmıyor; ki avantajları bunlarla da sınırlı değil.
Bir Android akıllı telefon satın almaya karar verdiğimizde çok çeşitli seçeneklerle karşılaşıyoruz. Üreticilerin sayısı giderek artıyor ve tam olarak hangi cihazın seçilmesi gerektiğine dair binlerce şey söyleniyor.
Modern akıllı telefonlar yıllardır telefon, kamera, müzik çalar, toplu taşıma kartı ve hatta cüzdan işlevlerini başarıyla bir araya getirmiştir. Doğal olarak bu da sakladıkları verinin güvenliğini merak etmenize neden olur. Hadi akıllı telefonların, kullanıcıların en değerli bilgilerini nasıl koruduğunu ve temel güvenlik mekanizması olan Güvenli Öğe isimli küçük bir yonganın nasıl çalıştığına bakalım.
Bir süre önce uzmanlarımız Roaming Mantis adını verdikleri kötü amaçlı bir yazılım hakkında bir araştırma yaptı. O zamanlarda, bu kötü amaçlı yazılımın mağdurları daha çok Japonya, Kore, Çin, Hindistan ve Bangladeş’teki kullanıcılar olduğu için bunu diğer bölgeler bağlamında tartışmamıştık; o zamanlar yerel bir tehdit gibi görünüyordu.
Bir bilgisayar yavaşlama belirtileri gösterdiğinde pek çok kişi virüsleri suçlar. Akıllı telefonlarda ise genellikle yavaşlık, aşırı ısınma veya kısa pil ömrüyle doğru orantılıdır. İnsanlar yeni bir telefon almaları gerektiğini söyler. Aslında sorunun kaynağı farklı bir yerde, daha açık olmak gerekirse gizli madencilikte yatıyor olabilir
Konu akıllı telefonlar olunca, cihazı yüzünüzle özdeşleştirmek son derece doğal bir tercih gibi görünüyor. Ne kadar pratik olduğunu düşünsenize; telefonunuza nasıl olsa bakacaksınız, değil mi?
Android en popüler mobil işletim sistemidir. Bu nedenle Android’e özgü kötü amaçlı yazılımlar son derece yaygındır. Android kullanıcıların bu yazılımlara daha çok maruz kalmasının bir başka sebebi daha var. Android, iOS’ta olduğu gibi sadece resmi mağazadan değil herhangi bir kaynaktan uygulama yüklemenize izin verir.
Parmak izi sistemlerinin ve biyometrik teknolojilerin güvensizliğinden daha önce bahsetmiştik. Böyle düşünen sadece biz değiliz. Sanırım yazılarımız işe yaramış. Barselona’da düzenlenen Mobile World Congress (MWC) 2017’de akıllı sensör geliştiricileri beklediğimizden çok daha güvenli sistemlerini tanıttılar.
Pokémon Go’nun yayınlanmasından bu yana daha üç ay olmamışken, suçlular Pokémon oyuncularını hedef alan zararlı bir yazılımı Google Play’e yerleştirdiler. Uzmanlarımız bu trojanı birkaç gün önce keşfetti ve hemen Google’a
Akıllı telefonunuz olduğunu biliyoruz. Hatta şu an, siz bu yazıyı okurken masanızda, cebinizde ya da belki ellerinizdedir. Ona güveniniz çok: Tüm arkadaşlarınızı ve arkabalarınızı tanıyor; maillerinizi ve diğer mesajlarınızı tutuyor,
Akıllı telefonunuzu sevdiğinizi söyleyebilir misiniz? Bunda garip bir şey yok – eminim ki birçok insan da aynısını söyler. Bazen akıllı telefonlarımızdan nefret de edebiliriz: her ilişkinin inişleri ve çıkışları olur.
Önemli bir konuşma yapmamız gerektiğinde, mesaj veya email beklediğimiz anlarda ya da bunlardan farklı olarak telefonumuza ihtiyacımız olduğunda telefonumuzun şarjının tükendiği ve şarj aletimizin yanımızda olmadığı zamanlar olmuştur. Bu tür